Atalarımızdan Öğütler

çocuklar ana ve babalarından öğrendiklerini yapmaya özenirler.

insanlar küçük yaşta kolay eğitilir.

İnsan, parasını gereksiz yere harcamamalı, ileride karşılaşabileceği zor durumlar için biriktirmelidir.

bir kimsenin aklına gelmeyen bir çare, başka birinin aklına gelebilir.

akıllı olmanın yaşla ilgisi yoktur, bazı küçükler büyüklerden daha akıllı olabilir.

iyi düşünüldüğünde ayrı ayrı kimselerce varılacak sonuç hep aynıdır.

çıkarını başkalarına zarar vermekte arayan kimse, o zarara kendisi uğrar.

İnsan, maddi gücünü aşan işlere kalkışmamalı, geliri ile gideri arasında denge kurmalıdır.

derdim olmasın da başka bir şey istemem.

başarıya ulaşmak için birlik olmak gerek.

aynı zamanda birden çok işle ilgilenmek başarı için sakıncalıdır.

toplu veya beraber davranmak daha büyük güç sağlar.

1) karnı doymayan kimse çalışamaz; 2) bilgisiz ve yeteneksiz bir kişi, kendisine verilen görevlerde tutunamaz.

bugün yapılması gereken bir işin ertesi güne bırakılması iyi değildir.

güçlüler, güçsüzleri ezer.

başaramayacağın, sonuçlandıramayacağın bir konuda kesin sözler söyleme.

insanı alışkanlıklarından, huylarından vazgeçirmek mümkün değildir.

her iş zamanında ve uygun durumda yapılır.

güç bir duruma düşenlerin bundan kurtulmak için her türlü çareye başvurmaları olağandır.

yakınlarımız, eksikliklerimizi çekinmeden söylerler.

iyi bir görüntü verebilmek için her zaman temiz giyinip kuşanmak gereklidir.

varlıklı kişi yoksullaşınca çevresindeki dostlarından kimse kalmaz.

varlıklı kişi yoksullaşınca çevresindeki dostlarından kimse kalmaz.

bir kimse, kendisinden üstün bir başkasının da olabileceğini bilmelidir.

insanın kendi sıkıntı ve sorunlarına başkaları gereken önemi vermez, gerektiği kadar ilgilenmez.

yaşayabilmek, harcayabilmek için çalışıp kazanmak gerekir.

herkes kendi davranışlarından sorumludur, herkes hatasının cezasını kendisi çeker.

tembel tembel oturan kimse hantallaşır, iş yapma yeteneğini yitirir, çalışan kimse gittikçe açılır, daha yararlı işler yapar.

iyilik eden kimseye zamanı geldiğinde başkaları da iyilik ederler.

kendi zararına kendisi neden olanın yakınmaya hakkı olmaz.

öfkeli, sert kimsenin zararı kendisinedir.

komşular en küçük şey için bile birbirlerine muhtaçtırlar.

güç ve yeteneğini yitiren insan, basit ve kendini bilmezlerce aşağılanır.

şöyle yaparım, böyle yaparım demekle yapılması gereken iş yapılmaz.

bilgili, hünerli, işinde başarılı olan kimseler kıskanılır, eleştirilir ve işlerini yapmaları zorlaştırılır.

nasıl davranırsan öyle karşılık görürsün.

kişi bugün içinde bulunduğu parlak durumun sürüp gideceğini sanmamalı, yarın kötü bir duruma düşeceğini hatırdan çıkarmamalıdır.

öfkesine kapılarak iş gören sonunda güç duruma düşer.

beklemesini bilen kimse sonunda amacına ulaşır.

İnsan, elindeki şeyleri değersiz görüp atmamalı, ileride işine yarayabileceğini düşünerek saklamalıdır.

bir işte geç kalan istediği şeyi elde edemez.

susmak bazen konuşmaktan daha iyi sonuç verir.

kişinin değerini en iyi bilenler, kendi çevresinde bulunanlardır.

işi yapacak olanda yeteri kadar güç bulunmadıkça başkalarının küçük katkılarıyla sürekli ve büyük bir iş yürütülemez.

gönül alıcı, okşayıcı sözlerle karşımızdakinin inadı yenilebilir.

her zaman bir arada bulunan, arkadaşlık eden kimseler birbirlerine huy aşılar.

söylenen söz yalansa durum çok geçmeden anlaşılır.

nasıl bir tek taş ile duvar örülmezse insan da tek başına önemli bir işi başaramaz, başkalarıyla ilişki kurmak, işbirliği yapmak zorundadır.

sürekli olarak iş değiştiren bir kimse başarı kazanamaz.

1) kişiye, beğenmediği şey zorla beğendirilemez; 2) bir iş insana zor kullanılarak yaptırılamaz.